Cebimi oyunculukla doldurdum

Cebimi oyunculukla doldurdum PAZAR

Aşk Yeniden dizisinde rol alan Merve Boluğur aynı seti paylaştığı Türkan Şoray’dan çok şey öğrendiğini söylüyor: ‘En önemlisi bakışlarla oynamayı öğrendim. Bunu da elbette Türkan Şoray’dan kaptım. Burada cebimi oyunculuk anlamında dolduracağımı biliyordum’.

Türkan Şoray ve Cihan Ünal’ın başrol oynadığı Aşk Yeniden dizisinde ‘evin kızı’ Eylül’ü canlandıran Merve Boluğur 21 yaşında. Müjdat Gezen Sanat Merkezi Tiyatro bölümünü okurken kendini birden setlerin içinde buldu. Fotomodellik ve reklam filmlerinde oynarken Acemi Cadı dizisinde başrolü kaptı. Beş yıllık oyunculuk geçmişine bu dizi çok etkili oldu. Zira buradaki performansıyla tanındı. Keloğlan Kara Prense Karşı filminde küçük bir rolü bulunan Boluğur, Aşk Yeniden dizisi bitince bu kez genç oyuncu İsmail Hacıoğlu ile yeni bir projede yer alacağını söylüyor.
17 yaşından beri bu işin içindesiniz. Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde tiyatro bölümünü yarıda bırakmışsınız. Neden?

Okulu neden okuyoruz? Oradan mezun olup iyi bir projede yer almak için. Ben zaten böyle bir teklif almıştım. Çalışırken de çok şey öğreniyorsunuz. Bu yüzden önce iş dedim.

Bu, alaylı olma durumunu yaratmıyor mu?

Okumam gerektiğini biliyorum. Herhangi bir iş yapsam da okuma taraftarıyım. Yarıda bıraktığım okulu bir şekilde bitireceğim. Bir dizi başladı, ötekiyle devam ettik... Her şey arka arkaya geldi ve o yoğunlukta bırakmak durumundaydım.

Aşk Yeniden’in set ortamı nasıl?

Çok güzel. Bir kere Türkan Şoray var. Benim bu diziyi tercih etmenin tek sebebi Türkan Şoray’dır. Onunla birlikte oynamak çok ama çok güzel.

Türkan Şoray özellikle orta yaş grubunun çok sevdiği bir isim. Anneniz de çok seviyordur onu, değil mi?

Evet kesinlikle. Bir bakıma annemin hayalini gerçekleştiriliyorum onunla oynayarak. Küçüklüğümden beri aslında Türkan Şoray’ın filmleriyle büyüdüm. Belki de bu işi sevmemde onun filmlerinin de etkisi oldu. Türkan Şoray ile oynamak çok büyülü bir şey. Heyecan verici... Zaten ilk dönemlerde sette onunla birlikte olduğum vakit acayip heyecanlanıyordum. Ses teknisyeni arkadaşım mikrofonumdan kalbimin sesini duyduğunu söyledi. O derece yani...

Annenizin gözleri doluyor mu sizi Türkan Şoray birlikte oynarken seyrederken?

En son ağladığı sahneyi anlatayım mı? Dizide rol gereği kına gecem var, evleneceğim... Doğal olarak annem ağlayıp durmuş. Zaten çok duygusal bir kadın. Beni seyrederken daha çok duygulanıyor. Aynı zamanda iyi bir televizyon izleyicisidir aslında. Onun gözlemlerine güvenirim. Bazen acımasız şekilde eleştirdiği, objektif davrandığı da oluyor. ‘Saçın iyi olmamış, kötü oynamışsın’ dediği de olur. Sonuçta o benim annem ve iyiliğimi düşünüyor diye düşünürüm ve onun eleştirilerini dikkate alırım.

Dizide Cihan Ünal da rol alıyor. Onunla aranız nasıl?

Bana özellikle diksiyon konusunda çok yardımcı oluyor. Kendi sesimle oynadığım ilk işim bu. Biraz tedirginliğim vardı. Sağ olsun bu konuda ondan çok yardım alıyorum. Çok eğitici, öğretici ve eğlenceli bir sette çalışıyorum yani.

Hemen bütün oyuncular, sette bir şeyleri öğrendiğini söyler. Sizin son olarak öğrendiğiniz ne var?

Bakışlarla oynamayı öğrendim. Ben mimiklerimi daha fazla kullanırdım ama bakışların önemini de anladım.

Bunu kimden öğrendiniz?

Elbette Türkan Şoray’dan. Bakışlarıyla oynayan bir sanatçı o zaten. Onu gözlemledim hep. Bu setten cebimi oyunculuk anlamında dolduracağımı biliyordum. En önemlisi de buydu aslında; bakışlarla oynamak.

Siz de dizilerin kalitesizliğinden, tek sesliliğinden yakınan oyunculardan mısınız?

Diziler berbat diyemem. Çok fazla dizi var, doğru. Dizi seyretmek için vaktim de yok. Sadece Avrupa Yakası’nı kaçırmamaya çalışıyorum. Beni çeken başka bir dizi yok.